DOLAR 26,5363 2.95%
EURO 28,6156 2.75%
ALTIN 1.633,603,11
BITCOIN 6910032,45%
İstanbul
28°

AÇIK

04:43

İMSAK'A KALAN SÜRE

Feyza Nur Menteşe

Feyza Nur Menteşe

13 Haziran 2023 Salı

CHP Genel Başkanı Kemal KILIÇDAROĞLU’ndan “köylü” Yorumu!

CHP Genel Başkanı Kemal KILIÇDAROĞLU’ndan “köylü” Yorumu!
1

BEĞENDİM

ABONE OL

Kemal KILIÇDAROĞLU, seçimden on iki gün sonra ilk kez ekran karşısına çıktı.

KILIÇADAROĞLU’nun kır ve kent oy dağılımı hakkında ; kentlerde oturanların tamamı demokrasiden yana oy kullanmış insanlar. Kent kültürünü bilen, kenti yaşayan, ekonomiyi kendi yaşamının bir parçası olarak gören, komşuluk ilişkileri, özgürlük, medya özgürlüğü, gazeteyi, televizyonu okuyan, tartışan, konuşan, sosyolojik olarak kentli dediğimiz kitle %51 oranla Kılıçdaroğlu demiştir.” İfadelerini kullandı. Gazetecinin, “cevaplarınız tatmin edici değil, 21 yıldır CHP zaten kırsalda kaybediyor.” Sözleri üzerine; hayır efendim, anlatamıyorum galiba ayda 500 lira para alıyorlar, harcayacak yerleri yok.” Sözlerini ekledi. Kılıçdaroğlu; ” köylüler TRT izliyor, o yüzden kaybettik.” ifadeleriyle yeni bir skandala imza attı. Seçim sürecini böyle sözcüklerle değerlendirmesi sosyal medyada alay konusu oldu.

Ayrıca bu ifadeler, kendi seçmeninden de büyük tepki topladı. Seçmenlerin bazıları canlı yayından sonra Cumhurbaşkanı ERDOĞAN’a karşı olumsuz fikirlerinin değiştiğini ifade etti.

Devamını Oku

Melih GÖKÇEK’ten Ankara Yorumu!

Melih GÖKÇEK’ten Ankara Yorumu!
2

BEĞENDİM

ABONE OL

Ankara eski Belediye Başkanı sayın Melih GÖKÇEK, son zamanlarda Ankara’nın sürekli sel altında kalması, az yağışta bile halkın zorluk çekmesi üzerine bir televizyon kanalına telefonla bağlanarak bu durumu değerlendirdi.

Spikerin, “Ankara Büyük Şehir Belediyesi ne yanlış yapıyor?” sorusu üzerine GÖKÇEK; Ankara Büyük Şehir Belediyesi’nin yapmadığı iş şu; Mazgalları temizlemiyor, rögarları temizlemiyor, yağmur suyu kanallarını temizlemiyor. Hiç ama hiç temizlemiyor.

O kadar enteresan bir şey ki, en son bundan iki gün önce geldiler. Benim evimin önündeki beş tane kapağı olan mazgalı temizlemeye kalktılar. Mazgalın üç tane kapağını açamadılar. Bütün zorlamalara rağmen açamadılar. Uğraştı, uğraştı, uğraştı açamadılar. Niye açamadılar? Beş yıl açmazsan ne olur, bu paslanır, o paslar ne olur, bir nevi birbirine sanki kaynakmış gibi tutuveriyor. Açıldıktan ve içerisinden yapraklar dal tutmuş, yukarıya doğru çıkıyor.

Temizlemezsen ne olur kardeşim? Alt kısmından gelen çamurlar hava açınca tabiri caizse betonlaşıyor. Betonlaşınca ne oluyor, tıkanıyor. Tıkanınca ne oluyor, artık işlev görmez oluyor. Senin mazgalların işlev görmezse, senin rögarların işlev görmezse bu su nereye gidecek? Aşağı doğru akacak. En son bir noktada en güzel şekilde havuz meydana gelecek.” İfadelerini kullandı.

Melih GÖKÇEK, kendi döneminde altyapı olmadığı iddialarını, döneminde yirmi bir tane vakumlu ekspratör, elli tane ünümork aracının on iki ay boyunca üç vardiya olarak kullanıldığını iddia ederek yalanladı. Ayrıca, bu araçları kullanan işçileri işten çıkararak -işçilerin kendilerine ulaştıklarını ekliyor- yerine kendi “elemanlarını” yerleştirdiklerini, birkaç işçi dışında kimsenin kalmadığını, kalanların da çalışmadan ” gösteriş için” gittiklerini -yine kendilerine ulaştıklarını ekliyor- iddia etti. GÖKÇEK, Ankara halkının günlerdir selle mücadele etmesinden oldukça rahatsız olduklarını ekleyerek telefon bağlantısını sonlandırdı.

Devamını Oku

Doktordan Tesettürlü Hastaya Ayrım!

Doktordan Tesettürlü Hastaya Ayrım!
2

BEĞENDİM

ABONE OL

Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi/ Alerji ve İmmünoloji bölümünde elli bir yaşındaki hasta S. UÇAR ,doktor E. KARABİBER tarafından tesettürlü olduğu için hakarete maruz kaldı. Muayene için gittiği hastanede “uzaktan göster, yaklaşma bana!” Sözlerini sarf ederek “elma yasaksa yenmeyecek, alerjin varsa yeme!” Diyerek azarlamaya devam etti. S.UÇAR ; “buraya neye alerjim olduğunu bilmeyerek bana yardım etmeniz için geldim.” Yanıtını verdi. Bunun üzerinde E. KARABİBER; “git özel hastanede alerji testi yap! Dört, beş bin TL!” Yanıtını verdi. Bu yanıtın üzerine muayene olmadan ayrılan hastayı doktorun sekreteri arayarak, alay eder bir sesle ; ” Doktor Hanım size kan tahlili vermiş, siz duymamışsınız!” İfadelerini kullandı.

S. UÇAR’ın yaşanan bu utanç verici olay karşısında çok üzgün olduğu ve tansiyonunun saatlerdir düşük olduğu biliniyor. Geçtiğimiz günlerde peçeli ve çarşaflı hasta bakmak istemediğini söyleyen doktor gibi bu doktorun da takındığı tavrın “Hipokrat Yeminine” uymadığı aşikar. Yaşanılan olay, sosyal medyada gündem olmaya ve tepki çekmeye devam ediyor.

Devamını Oku

AK Parti MKYK üyesi Mücahit Birinci kimdir?

AK Parti MKYK üyesi Mücahit Birinci kimdir?
2

BEĞENDİM

ABONE OL

AK Parti 7. Olağan Büyük Kongresi’nde yeni MKYK üyesi olarak seçilen Mücahit Birinci, vatandaşların gündemindeki isim olarak yer alıyor. Avukat olan Birinci, vefat eden ünlü tarihçi Merhum Yavuz Bahadıroğlu‘nun da oğlu. İşte, Mücahit Birinci‘nin biyografisi.

1974’te Rize’de doğdu. İlkokulu Abdi İpekçi İlkokulu’nda okudu. Ortaokul ve lise öğrenimimi Akasya Koleji’nde tamamladı. 1998’de İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. Avukatlık mesleğine 2000 yılında başlayan Birinci; Tefekkür, Yeni Yaklaşım gibi dergi ve internet sitelerinde Türkiye, dünya siyaseti ve yakın tarih üzerine köşe yazıları kaleme almaktadır.

Genç Yönetici ve İş Adamları Derneği (GYİAD), Şehriyar Derneği, Demokrat Hukukçular Derneği, Kas Hastalıkları Derneği gibi pek çok sivil toplum kuruluşuna üye olan Birinci, evli ve 2 çocuk babasıdır.

Devamını Oku

SANDIKTAN MESAJ VAR,BUDAMA VAKTİ,YARIN DEĞİL HEMEN ŞİMDİ!

SANDIKTAN MESAJ VAR,BUDAMA VAKTİ,YARIN DEĞİL HEMEN ŞİMDİ!
3

BEĞENDİM

ABONE OL

Tüm dünya ülkelerinin yakından takip ettiği Yüzyılın Seçimin’i ardımızda bırakmış oluyoruz.
Seçimi kazanan Cumhurbaşkanımız, Sn. Recep Tayyip Erdoğan‘ın da söylediği gibi Türkiye‘dir. Etnik köken, siyasi düşünce ayırmaksızın bu topraklarda yaşayan ve birlik olgusu içinde sınır bütünlüğünü korumayı dileyen her bir vatandaşımız bu seçimlerin kazananı olmuştur.
Tüm dünyada yaşayan vatandaşlarımız kazanmıştır.
Umut Bekleyen Mazlumlar Kazanmıştır.
Daha Adil Bir Dünya Mümkündür” inancındaki istisnasız herkes kazanmıştır.

Sınır güvenliğimizi tehdit eden tüm terör örgütleri ve bunlarla bağlantılı olanlar ise kaybetmiştir.

Bu kazanımda rolü olan herkese, özellikle de sayıları az olsa da gecesini gündüzüne katarak evinden, eşinden, evlatlarından çaldıkları vakitleri bu uğurda emek veren İl-İlçe başkanlarımızda, belediyelerimizde, teşkilatlarımızda, Gençlik Kolları’mızda, Kadın Kolları’mızda, Mahalle başkanlarımızda görevini layığıyla yerine getiren arkadaşlarımıza, gönüllülerimize teşekkürü şahsım adına borç bilirim.

Seçim gecesi sonuçlar belli olduğunda, Sn.Cumhurbaşkanı’mızın yaptığı teşekkür konuşmasında kazanılan zaferi kutlamanın ötesinde kaybedilmiş her oyun, kazanılamamış her gönlün nedenlerini ve kazanılabilmesi adına yapılması gerekenler ile ilgili yaptığı konuşması en çok dikkatimizi çeken konu oldu. Şapkamızı önümüze alarak eksiklerimizin giderilmesi, yanlışların dile getirilmesi ve çözülmesi için gerekli adımların atılması gerekliliği önümüzdeki 2024 Yerel Seçimlerinde de zaferle kazananın Türkiye olması adına önem arz etmektedir.

Sade bir vatandaş olarak millet iradesinin tecellisinde son söz olan sandıklardan çıkan sonuçları ve sahadan gelen seslere dair yorumlarımı kurumlarımıza zarar vermek amacı gütmeden, davamızı daha ileriye taşımak amacıyla paylaşmak arzusundayım.

Halk sevgisini, küskünlüğünü, yarınlara dair beklentilerini sandıklara yansıtmıştır.
Bu sebeple sandıklardan gelen mesajı iyi analiz etmemiz gerekmektedir.

Seçmen Ak Parti içinde yapılacak büyük çaplı bir değişimle;
İşinin ehli, liyakatli, ulaşılabilir, gönüllere dokunan ve çözüm odaklı kadrolar görmek istiyor.

İl-ilçe başkanlıkları ve bağlı yönetim kadrolarında yeralan kişiler arasında görevlerini eksik-hatalı yapanların belirlenmesi ve hatta gerekiyorsa da tamamen lağvedilimesi beklentisi halkın duyulan sesidir.

Yerlerine ise bulundukları kadroların hakkını verecek, çalışıp üretecek, dava bilincine sahip, toplumun her kesimine hitap edebilecek samimiyetteki insanların göreve gelmesini istiyor.

Yani demem o ki Ak Parti‘nin kadrolarındaki AKP‘lilerin arındırılarak AK Partililerin görev almasını istiyor. Böylece ilk günki heyecana yeniden kavuşulabilmesi arzusunu taşıyor.

Öyle bir değişim yapılmalı ki, halk dilinde söylenen “şapkadan tavşan çıkardı” deyimi hayat bulmalı. Bu söylem sadece Cumhurbaşkanımız’a yüklenmemelidir.
Gerektiği zaman İletişim başkanlığı,İl başkanları ve hatta ilçe başkanları içinde bu deyim kullanılmadığı takdirde yeni nesillere ulaşmak, hedeflerimizi anlatmak bilinçlendirmek zor; yarınlara taşımak ise imkansız olacaktır.

Seçimde şunları gördük, analiz ettik ki
Recep Tayyip Erdoğan‘ı makamına bir kere daha seçtiren halka en yakın temas halinde olması sebebiyle eksikleri daha objektif bir şekilde değerlendirebilen, gördüğü eksiklerin yükünü ise menfaatsizce yüklenen mahalle başkanları ve gönüllü neferleri olmuştur.

Teşkilat yapısında, il-ilçe başkanlarında üst düzey kademelerde görev almasına rağmen aynı özveriyi gösteremeyen kişilerin tespiti ve değişikliği elzemdir. Şehir ve İlçe bazında azalan oylar dikkatlice incelenmeli özellikle oy kayıplarının yoğun olduğu yerlerdeki üst düzey yöneticiler il ilçe başkanları başta olmak üzere görev bilincindeki kişiler ile ivedilikle değişmelidir.

Yapılanları akıllara kazıyamayan, özellikle sosyal medyada gönüllülerin oluşturduğu kadar bile güç oluşturamayan daha önemlisi de kirli algıların önüne geçemeyen medya tanıtımında öyle kısım kısım değil, toplu halde bir anda kan değişikliği yapılmalıdır.

Sandıklarda ilk turda “sandık namustur” ilkesiyle hareket etmeyen ancak seçim 2.tura kaldığında “kaybedersek koltuğumuzu da kaybederiz” korkusuyla sandıklara koşan menfaat gözeten kişilerin ayrışması, yerlerine menfaati bayrak, devlet bütünlüğü olanların getirilmesi gerekmektedir.

Bu arada sandık demişken unutmadan “Gençlik Kolları” diye bir birimimiz var hani sandıklarda görevli olarak göremediğimiz, sokakta karşılaşmadığımız hatta ismini bile duymadıklarımız. Tek görevlerini kongre döneminde slogan atmak sananlar, gerçek çalışanlardan ayrışmalıdır. Gerçek çalışanlar ise yönetimlerindeki aksaklıklar yüzünden küstürülmemelidir. Genç nesile ulaşmanın bu denli önemli olduğu bir dönemde dayı-yeğen ilişkilerinden uzak görev bilinçli bir Gençlik Kollar’ı gerekmektedir.

Reis al eline baltayı önce kendi ağacını buda, buda ki dost da görsün düşman da; Zamanında budanan ağaç daha gür, daha güzel uzar.

Yani özetle demem şu ki;

Bu gemi su alıyor, deliklerin yerleri de belli ustamız da işinin ehli Recep Tayyip Erdoğan. o yüzden korku ve rehavet yok,sadece önlemimizi bir an önce almalıyız. Alalım ki
Ayasofya’yı ibadete açan lidere İstanbul, Ankara başta olmak üzere birçok Büyükşehir’i yeniden armağan edelim.

Bu yazımdan dolayı kırdığım döktüğüm kişiler var ise ÖZÜR DİLEMİYORUM. Keşke gerektiği kadar çalışsaydılar, bizler de onlara hitaben güzel bir köşe yazısı yazsaydık ama şartlar bunu gerektirdi. O yüzden Sezar’ın hakkını Sezar’a teslim etmeye çalıştım.

Bu arada bu yazım hastalığımıza koyduğum tanıydı, bir sonraki yazı ise reçete niteliğinde ve tedavi nasıl yürütülmeli önerisi şeklinde olacaktır.

Not: Gözlerimizin hep aradığı, eksikliğini dolduramadığımız
Erol Olçok Mekânın cennet olsun 🤲

Kalın sağlıcakla.

Emrah CEBİROĞLU

Devamını Oku

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.